Turkish-Israeli Relations

YENİ MEKTUPLAR

November 12, 2000

Sevgili Türk Kardeşlerim,

Orta Doğudaki son olaylar hakkında yazdığım mektuba gelen cevapların sayısı 20 den fazla. 22 si İsrail'i destekleyici. 2-3 tanesi nötral veya daha bilgi edinmek için soru sordular. İki tanesi de yazdıklarımın doğru olmadığını iddia etti, veya Filistinlerin tarafını tuttuklarını belirtti. Mesajları aşağıda tarihlerine göre düzenledim. Mesajları okuduktan sonra intibalarımın özeti:

1. Herşeyden önce gösterdiğiniz destek için değil, ama insaniyet, anlayış ve sevgi dolu yazılarınızdan dolayı sonsuz şekilde bütün kalbimle teşekkür etmek isterim. İki olumsuz mektup da kibarca yazılmıştı ve onlara da teşekkür ederim ve kendilerine ayrıca izah yolladım. Bu gördüğüm davranışlarla hepimiz tekrar "Ne mutlu Türküm diyene!" sözünü tekrarlamalıyız.

2. Gelen cevaplardan bilhassa Arapların nasıl Türklere davrandığını öğrendim. Mesela, nasıl Birinci dünya savaşında Araplar yaralı Türk askerlerine karşı katliamlarda bulundular (aşağıdaki mesaja bakın). Nasıl milli konularda Arap ülkeler Türkiye'ye karşı oy kullandılar veya destek vermediler. Bilhassa Prof. Özan'ın Gazze'de vaaz'lar hakkında makalesini okumanızı rica edeceğim.

3. Bildiğiniz gibi Birleşmiş Milletler'de Türkiye genellikle Arap blokuyla beraber İsrail'e karşı oy kullanır. Mesajların %80 inin Israil'i desteklemesinden öğrendim ki hiç olmazsa bana yazanların çoğu bu politikaya karşı. Kendi gözlerimle Filistinli Arapların vahşiyetini, tahmin edilmez kötülüklerini gördükten sonra (herşeyden önce kendi çocuklarına karşı), gönül isterdi ki Türkiye Cumhuriyeti otomatik bir şekilde Arap iddialarının yanında ve destekçisi gözükmesin. Bilhassa terör'ün dehşetini bilen Türk milletinden bu konuda anlayış beklenir.

4. Arkadaşlarımla konuştuğumda bahsedilen bir görüş, Müslüman olarak Arap ülkeleriyle beraberlik göstermek düşüncesi. Şahsen Allah'a inanan biri olarak dine karşı çıkacak değilim. Ama Atatürk'ün çizdiği yolu bilerek, Arapların nasıl dini yalanla kullandıklarını görerek, Türkiye'nin otomatik olarak Arap tasarılarını desteklemisini kabul edemiyorum. Bana "sen Musevi olduğun için böyle konuşuyorsun" dense bile, Arap devletlerinin izinde gitmenin, sevdiğim Türk milleti için iyi bir yol olmadığına inandığımı belirtmek isterim. Bu konuda Türkiye'de yayınlanan makaleleri bir sayfada topladım.

5. Bu sitenin bir sayfasinda Türk musevileri hakkında İngilizce bir yazı yazdım. Lütfen bu yazıyı okuyun ve tenkitleriniz varsa bildirin. Aşağıdaki mesajlardan anlaşılıyor ki 500 yıllık Türk-Musevi dostluğu devam etmektedir, ve duacıyım ki daima devam etsin ve kuvvetlensin iki milletimin iyiliği için.

Saygılarımla,

İsrael Hanukoğlu

Not: Konuyla ilgili siteler: Arap ülkeleriyle İsrail arasındaki problemlerin özeti


Sunday, 12 November, 2000 7:15 PM

Sevgili Prof. Israel Hanukoglu,

Türk dostlariniza hitaben gönderdiginiz asagidaki mektubu büyük bir ilgi ve de üzüntü ile okudum. Araplarin estirdigi terör konusundaki kaygilariniza katilmamak ve size hak vermemek elde degil. Dünyada terörden en fazla cekmis bir ülkenin ferdi olarak, mektubunuzda ne demek istedinizi gayet iyi anliyorum. Terörle mücadele konusunda Israil halkinin yaninda yer aldigimizi vurgulamak istiyorum.

Ne yazik ki, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'den sonra Türkiye'nin basina vizyonu olan, bilgili, dürüst ve yurtsever hic bir devlet adami gelmedi. Lidersiz ve vizyonsuz kalan Türkiye'nin mezarini kazmak icin icteki ve distaki düsmanlarimiz ele ele verip, Türkiye'yi ortacag karanligina itmek cabasindalar. Türkiye'nin düsmanlari, Sevr anlasmasi ile yapamadikalrini bugün baska yollardan yapmaya calisiyorlar. PKK terörü ile on binlerce insanini yitiren Türkiye'nin, Israil'i en iyi anlayan ülke olmasi gerekirken, ülkemizin yöneticileri maalesef gecen ayki BM toplantisinda Israil'i kinayarak hata yapmistir. Size sunu ictenlikle söyleyebilirim ki, vizyonsuz yöneticilerimizin yanlis tutumunu Türk halkinin büyük bir cogunlugu onaylamamktadir.

Türk halki ile yaptiginiz dayanismadan dolayi size en icten tesekkürlerimi sunuyor, Türk ve Israil halkinin tarihten gelen dostlugunun ilelebet devam etmesini arzu ediyorum.

Saygiyla ellerinizden öpüyorüm.

Dr. A. P.


Sunday, 12 November, 2000 8:59 AM

Sayin Hanukoglu,

Gecte olsa Turkishforum`da yayinlanan mesajiniza cevap vermek isterim. Hic merak etmeyin. Türklerin büyük cogunlugu Israilin ve Musevilerin dost oldugunun bilincindedir. Ve bu dostluk sadece iki ülke cikarlarinin cakismasi nedeniyle zorunlu bir dostlukda degildir. Türkler zor zamanlarinda Musevilere kucak acmis, Musevilerde ulkeye önemli hizmetlerde bulunmuslar ve 500 kusur yil kader ortakligi yapilmistir. Milliyetci bir Türk olarak ekliyeyim. Osmanli zamanlarindan beri tüm azinliklar arasinda ülke bütünlügüne kastetmeyen tek azinligin Museviler oldugunun bilincindeyiz. Israilliler ile Filistinliler arasindaki uzücü olaylarin en kisa zamanda barisci yollardan halledilmesini dilerim.

Saygilar

U. A.


Monday, 06 November, 2000 11:20 AM

Sayin Israel Hanukoglu,

Turkish-Forum'a yollamis oldugunuz mektubu icim burkularak okudum.

Ulkemizde hala anlayamadigim sebeplerle köru-körüne Filistin ve Arap dünyasini destekleyen kesimler var. Bu kesimleri Türkiyenin varligi acisindan bir tehdit olarak görüyorum. Arap dünyasinin ve Filistin'in Türklere karsi ne kadar dost!! oldugunu birazcik tarih bilgisi ve hafizasi olan her Türk'ün görmesi gerektigine inaniyorum.

Basimiza ASALA ve PKK belasini müsallat eden, egiten, lojistik saglayan, her firsatta destekleyen bir Filistin'e karsi dostane duygular beslemem olanaksiz. Bunun yaninda, ASALA ve PKK tehtidini bitirmek icin karsilik beklemeden haraket eden Israil'e karsi sempati beslememem mümkün degil.

Ben her ne pahasina olursa olsun ülkemin her platform da Israil ile yan yana yürümesi gerektigine inaniyorum cünkü,

* ITU mezunuyum.. Universitemizi kuranlar Avrupadaki nazi soykirimindan kacip Türkiye'ye yerlesen Musevi asilli bilim adamlaridir.

* Vatanseverim.. Ulkemin basina musallat olan PKK ve ASALA yi tarihin karanlik sayfalarina gömenler ne yazik ki Türkiye Cumhuriyeti degil Israil'dir. Bu gercegi unutmam ve sükranlik duymamam mümkün degil.

* Eski Istanbulluyum.. En yakin dostlarim (cocuklugumda ve universite yillarimda) hep Musevi asilli Türkler olmustur.

* Tarih'le ilgiliyim.. Osmanli ve Türkiye tarihinde hangi sart altinda olursa olsun.. yasadigi ülkeye bagli kalan, ihanet etmeyen tek müslüman olmayan topluluk Musevilerdir. Tarihimizde en cok ihanet'i diger müslüman topluluklardan (Araplar'dan) gormüs oldugumuz bir gercektir.

* Kör degilim..Su anda bile Türkyeden yillar önce Israil'e göcmüs olan Türkiye'li Israil vatandaslarinin her platformda Türkiye yi nasil savundugunu (Bircok Türk sessiz kalirken) görmekteyim.

* Dini bagnazligin farkindayim.. Ilkel kesimlerin amaclarina ulasmak icin hic bir moral ikilem duymadan dünya kamu-oyunu etkilemek amaciyla masum cocuklari ve gencleri kullanabileceklerini ve gercekleri cariptabileceklerinin farkindayim. Ayrica öluye bile saygisi olmayan insanlarin bir tanri'ya (bizimle ayni tanriya) inandiklarini hayal bile edemiyorum.

* Bulundugum cografyanin farkindayim.. Orta-Dogu da Türkiyenin dost olabilecegi ve güvenebilecegi tek ülke Israil'dir.

* Israil-Filistin catismasinda Israil'in baris, Filistin'in kaos istediginin farkindayim.

* Sokaktaki Israil'linin Türkiye'yi ve Türkleri nasil gördügünü biliyorum. Isim dolayisi ile bircok ülke dolastim ve her seferinde kendimi Türk tarihini ve Türkiyeyi sozlü saldirilardan ve önyargilar'dan korumaya calisir vaziyette buldum. Israil'e gittigimde bir dost olarak karsilandim, bircok Israil'li bana kendini Türk/Israil'li olarak tanitti ve kendi dilimi konustum, Israil gazetelerinin ilk sayfalarinda gururla verdikleri su manseti gordum "Ve Türk F16'lari Israil Semalarinda!", Marmara depreminden sonra calistigim firmanin Israil gurubunun canla-basla yardim organizasyonlarinda bulunurken geri kalan guruplarin (diger Avrupa ulkelerinin) bir gecmis olsun mesaji bile yollamadiklarini gordum.

* Israil'lilerin kahraman bir millet oldugunu biliyorum. Yasadiklari her ulkede kiskanc kesimlerin hedefi haline gelip, toplu olarak imha edilme girisimlerine karsi nasil benlikleri koruduklarini, mucadele verdiklerini, muzaffer olduklarini biliyorum. Her Israil'linin (kadin - erkek) uzun sure askerlik yaptigini ve asker kaldigini, yillarca aci cekerek, kan vererek, disleri ve tirnaklari ile elde ettikleri tarihi topraklarinda kurduklari vatanlarini birkac fanatigin attigi taslarla yilarak terk etmeyeceklerini biliyorum.

Her ulkede catlak sesler vardir (ne yazik ki Türkiyede bu catlak ses sayisi dunya ortalamasinin cok ustundedir). Lutfen, bu densiz ve kendini bilmezlerin sozlerini ve yorumlarini dinleyerek uzulmeyin ve Türkiye/Türkler'e olan sempatinizi yitirmeyin.

Türkiye de ve dunyada benim gibi, "capulcular tarafindan hunharca katledilen Israil rezerv askerlerinin" arkasindan goz yasi doken Türklerin var oldugunu bilin.

Umarim en kisa zamanda Israil vatandaslari hak ettikleri baris ve huzur ortamina kavusurlar.

Sevgilerimle,

A. C.

Muhendis


Saturday, 04 November, 2000 8:48 AM

Sayin Prof. Hanukoglu,

Yukaridaki yazinizin tumunu cok dikkatle okudum. Sizinle ayni fikirdeyim. Soyleki; Osamanli imparatorlugunun cokus yillarinda biz Türkler en buyuk kallesligi Araplardan ve Yunanlilardan gorduk. Arapalar tarihlerinin hicbir doneminde Türk ve Israil dostu olmadilar. Yaptiklari tarihi hatalarina simdide kucuk cocuklari katarak olyi bir kan davasi haline donusturmek istiyorlar.

Kurt teroristlere, fundamentalist terrorist seriatcilari yillardir Türkiyeye karsi kullaniyorlar. Eger Türkiye ile Israilin iliskileri boyle saglam temellere oturmamis olsayidi, Araplar Türkiyeyide Israilide yok etmekte bir an bile terredut etmezlerdi.

Avustralyanin Perth sehrinde yasayan bir Türk grubu olarak bu gercekleri yasadigimiz topluma analtmaya calisiyoruz. Ortadogyu Araplarin karistirdigini, Türkiye ve Israilin buna karsi birlesik bir cephede yer alarak bu terorist gruplara karsi koymaya calisdiklarini analatiyoruz. Israilin dostu bir Türk olarak, sizin gercek bir Türk dostu oldugunuzu biliyorum. Bu iki milletin dostlugunun varolmalari icin cok onemli oldugunu da inaniyorum.

Israil ve Türkiye bu tuzakalara dusmeyecek kadar tecrubelilerdir. Buna benzer seylerin Türkiyde olmasina biz Türkler en siddetli bir sekilde cevap verirdik. Terorun Türkiyeye neler kayabettirdigini son yirmi yilda yasadik ve ogrendik. Sizlerde ulkenizde duzeni yeniden saglamak icin guvenlik tedbirleri alamaya herkesten cok hakkiniz var.

Sizin degerli fikirlerinizden herzaman yararlanmak isteriz.

Saygilar,

Calismalarinizda basarilar diliyorum.

Dr C. E.


Friday, 03 November, 2000 1:39 AM

Degerli Hocam,

Tamamen fikir birligi icinde oldugum maillerinizi aldim. Ben de size yazacaktim ki siz yazdiniz. Hocam lutfen kendinize dikkat edin gozu donmus Filistinlilerin her an bir cahillik yapabileceklerini unutmayin. Biz burada daha ilk gunlerde Filistinlilerin cocuklari kalkan olarak kullandiklerini hemen anlamistik fakat malesef Dunya'ya bunu anlatabilmek inanin cok zor ben kendi adima emin olmalisiniz ki bunu anlatmaya calisiyorum. Osmanliyi da batiran bu araplar degil miydi zaten. Goruyorsunuz bir araya gelip bir karar bile alamiyorlar ve alamazlar da cunki bunlar bir birinin kuyusunu kazmaktan baska bir sey bilmezler. Bildiginiz gibi Hz. Muhammet bile araplara hitaben "ben muslumanim ama sizden degilim" demistir. Bir peygambere bunu soyletmek kolay degildir demek ki neler yaptilar da dayanamayip boyle soyledi. Hocam, yazdiklariniza eksiksiz katiliyoruz hatta terbiye sinirlari icinde kalmak icin az bile yazdiginiza inaniyoruz. Tekrarliyorum lutfen kendinize dikkat edin burada hepimizin dualari sizinledir Allah sizleri korusun.

Selamlar, saygilar...

Dr. H. M.


Thursday, 02 November, 2000 3:38 AM

Sayin Prof. Hanukoglu;

T-Net e gondermis oldugunuz samimi elektronik mesajinizi okuduktan sonra size birkac satir yazmak ihtiyacini duydum. Ben Bilkent Universitesi mezunu suan ABD de Siyaset Bilimleri okuyan ve hali ile de Ortadogu Politikalari ile de oldukca ilgili bir Türk genciyim. Sizin bu mesaji yazmaniza vesile olan yaziyi ne yazik ki ben okumadim ancak uc asagi bes yukari icerigini tahmin edebiliyorum. Türkiye de Israil-Filistin konusunda ne yazik ki birtakim cevrelerce pompalanan yanlis bir bilgilendirme durumu soz konusu. Sizin de yazinizda soz ettiginiz uzere Türk milleti hangi dine mensup olursa olsun bunu samimiyet ile yapar, diger dinlere karsi sonsuz saygi duyar bunlarin da cok otesinde herzaman mazlumun yaninda yer alir. Türk halkinin bu ozelliklerini suistimal ederek Türkiye ye karsi zararli bir faaliyeti olmayan tek Ortadogu ulkesi olan Israil e karsi bir tepki zemini olusturulmaya calisilmaktadir. Bu cevreler herkesce zaten malumdur. Ancak bilmenizi isterim gercek Türk milliyetcileri, gercek ilim ve fikir adamlari ne olup bittigini gormekte bunlarin da otesinde Türkiye nin milli menfaatlerinin bir avuc teroristin degil muttefik ve dost Israil in yaninda oldugunun bilincindedirler. Bugun cihattan soz eden bu eskiyalarin musluman Türk milletini Ingiliz ile bir olup nasil arkadan vurdugunu butun tarih kitaplari yazmaktadir. Bugun kutsal toprak diyerek kendilerine bayrak edindikleri yerleri dusman topuklari altinda ezdiren bunlar degil miydi? Duzenli bir ordusu bile olmayan Yahudi halkinin inanci karsisinda zamaninda hicbir direnis gostermeyen, ulkelerini savunmaktan aciz bu yaratiklar elbette bugunde mertce savasmaktan korkarlar ve cocuklari kendilerine kalkan yaparlar. Türkler herzaman vatansever ve ulkeleri icin korkmadan canlarini veren milletlere, dusmanlari dahil saygi duymuslardir. Bu baglamda bende Israil Devleti nin varligini surdurmek amaci ile yaptigi butun mesru harekeletleri sahisim olarak sonuna kadar desteklemekte ve dunyanin heryerinde nedeni ne olursa olsun butun terorist faaliyetleri kinamaktayim.

Saygilarimla,

K. M. Y.


Wednesday, 01 November, 2000 7:06 PM

Dear Friends:

The commentary regarding Turkey's response to the Israeli-Palestinian crisis has many valid points.

I too believe, and so does the ATAA leadership, that Turkey's reaction to the crisis should have been more balanced and considerate of the fact that while the Palestinian intifada may look rather innocent on CNN, the situation on the ground seems to be different. Another thing that Turkey should have done, and at it could have at the same time cautioned Israel for more restraint, was to call an immediate end for the rampant hate campaign and anti-semitism in the Arab world and underscore the right of the Jewish state to exist. In the end, the vast majority of Jews aren't happy about the civilian casualties either.

In any case, I wanted you to know that at least as ATAA we made our position clear. The ATAA board decided to sign onto the following message that was printed in full page format in many national US newspapers last week. It was signed by ATAA President-Elect Dr.Orhan Kaymakcalan, alongside with members of Congress, US policy institutions, other ethnic groups etc.

Sincerely,

Guler Koknar

ATAA


Ilanin metni:

We stand with Israel. We stand for peace.

We Americans, representing our nation's diversity, stand united in calling for an end to the violence that has erupted in Israel, the West Bank, Gaza, and elsewhere in the Middle East, shattering lives and the promise of peace.

We mourn the victims - American, Arab and Israeli - of this senseless and destructive unleashing of hate.

We reject the fanatics' summons to wear and terrorism against Israel and the United States. We are outraged by the assault on the USS Cole. We deplore the attacks on Jewish religious sites in the Middle East, Europe and America.

We stand in solidarity with the people of Israel in their aspirations for peace - the "peace of the brave" sought by such statesmen as Yitzhak Rabin, Anwar Sadat, Menachem Begin and King Hussein, and pursued vigorously by the Israeli and American governments.

We stand with Israel, America's partner in democracy and peace.


Tuesday, 31 October, 2000 12:05 AM

Sayin Israel Hanukoglu,

Turk formuna gondermis oldugunuz yazidan dolayi cok tesekkur ederim. Arap-Israil anlasmazligina surekli olarak Arap yanlisi bakis acilarinin sunuldugu Türkiye medyasi ve Türkiye iliskili internet sitelerinde sizlerin yazilari insanlarimizi biraz daha dikkatli dusunmeye, olaylara bir takim duygusal nedenlerle degil somut yaklasimlarla bakmaya yardim edecegini dusunmekteyim.

Arap-Israil anlasmazliginda vede onun Türkiye ye yansimasinda surekli goz ardi edilen noktalar var. Olayin temelleri konusunda soylenecek cok sey var ama burada sadece en son anlasmazlik ile ilgili onemli gordugum bir kac noktayi belirtmek istiyorum

1) Son anlasmazlik Israilli bir bakanin Muslumanlarin kutsal bir camisine yaptigi ziyaretten dolayi ciktigi iddia edilmekte. Bildigim kadari ile bu sadece bir ziyaretti vede muslumanlari veya muslumanligi kinayici, asagilayici bir hareket veya aciklamada bulunulmadi. Bir Israilli bakanin (vede her Israilli vatandasin) Israilin her kosesine gitmesi en dogal hakkidir. Bunu bahane ederek Filistinlilerin provokasyon yapmasi vede cocuklari kullanarak siyasete yon vermeye calismalari kabul edilecek bir husus degildir. Unutmuyalim bu olaylarda ki hicbir Filistinli yetkili cocuklarin tas atmasini, Israil askerlerine provakasyon yapmalarini onlemeye yanasmadi.

2) Israilli bir bakanin musluman tapinagina ziyareti asagilayici bulmak anlasilmasi guc bir nokta. Bu bakanin gecmiste Lubnan da olan ve Filistinlilere yapilan bir katliama goz yummasi veya emir vermesi bile o insanin bir dinsel tapinaga girmesini engel olmamalidir. Bugune vede gelecegi gecmisin olaylari ile bakmak hic kimseyi hic bir yere goturemez. Oyle olursa Israillilerinde Arafat ile en ufak bir iliskiye girmemesi gerekir. Gecmiste Arafat in verdigi emirler ile kac Israilli sivilin oldugu aciklamasini Filistinliler vede Filistin yanlisi Türk vatandaslari vicdanlarinda cevaplandirsin.

3) Muslumanlarin ibadet yerine yapilan bir ziyareti hakaret kabul edebilen bir zihniyet (vede kultur) Yahudiler ce kutsal sayilan 2000 yillik bir yapiyi yakip-yikmakta vede yahudilerin ibadet yerlerini yikmaya calismaktadirlar. Bunu musluman toplumlarin icerisinde hic bir sorumlu yetkili de kinamamaktadir. Benzer bir olayin tersinin Israillilerece kutsal bir musluman ibadet yerine yapildigini dusunun vede ne turlu olaylarin olabilecegini tahmin edebilirsiniz.

4) Musluman olmanin otesinde Arap dunyasi ile hicbir kulturel vede politik cakismasi olamayan Türkiyenin Filstin-Israil anlsamazliginda ki tavrini anlamak cok guc vede acikcasi utandirici. Her olayda gozu kapali bir sekilde Filistinlilerin yaninda olmak musluman bir ulke olmanin goreviymis gibi dusunulmektedir. Burada iki sorun var. Birincisi vede onemli olani, bu cagdas bir ulkenin dis iliskilerinde temel alabilecegi bir esas olamaz. Ic politikada, Türkiyedeki gerici tehlikenin hangi boyutlara ulastinini nihayet gorebilen vede laik sistemin degerini daha iyi anliyabilen, ona sahip cikmanin onemini kavriyan bir "devlet" ve bireyler olarak Israil-Arap iliskilarinde dinsel temele dayanan bir politika goturmesi son derece celiskili ve her cagdas insanca anlasilmasi guc (bu konuda Avrupa birliginine olan elestirilerimizi hatirlamakta fayda var). Ikinci sorun da boyle konularda Araplarin (ve de Iranlilarin) son derece rahat olmalari ve musluman bir ulkeyi desteklemek gibi bir gorev anlayislari olmadiklarininin bilincinde olmalari. Türkiye Kibris analsamazliginda hicbir zaman bir arap ulkesinden destek almadigi gibi cogu arap ulkesi vede ozellikle Filistin bu konuda dusmanca bir tavri acikca takinmistir vede hala takinmaktadir. Bu onlarin son derece dogal hakkidir ve de cikarlari onu gerektiriyorsa oyle olmasi da gerekir. Burada anlasilamayan Türkiyenin vede Türk vatandaslarinin bu tavirlari hala dogru durust sorgulamamasi, daha kotusu cogu vatandasimizin bunun farkinda dahi olmamasidir.

5) Türkiye de son yillarda olusan bir anlayis var, Türkiye-PKK anlasmazliginda veya Türkiye-Amerika iliskilerinde her zaman gundemde olan Ermeni-Yunan lobilerine karsi Israil (vede Israil lobisi) destegini Türkiyenin en dogal hakki gibi gormek. Bu anlayisin yansimasini Türkiye-Yunanistan vede Türkiye(Azerbeycan)-Ermenistan iliskilerinde daha az bir derecede de olsa gorebiliriz. Türkiyenin bu iliskilerdeki beklentilerine Israil ve Amerikada ki Israil lobisinin son derece hassas olmus ve bugune kadar Türkiyenin yaninda acikca tavir almislardir. Amerikada ki Israil lobisinin Türkiye icin cok hassas konularda Türkiye lehine yaptigi katkiyi hic kimse inkar edemez. Bunun en son ornegide Ermeni lobisin Ekim ayi icerisinde cikarmak istedigi Türkiyeyi rencide edecek olan yasa tasarisidir. Bu konuda Israil lobisinin calismalari vede Israil deki siyasi liderlerin katkisi sonucu belirleyici bir etki yapmistir. Buna karsin, Türkiyenin son olaylarla ilgili olarak birlesmis milletlerde oylanan ve Israili kinayan tasariya iki defa evet demesi hakli olarak Israil devlet yetkililerinde hayal kirikligi yarattigi gibi, Amerikadaki Israil lobisinde de tam bir saskinlik dogurmustur. Sadece oylama degil, olayla ilgili Türkiye Cumhurbaskani nin sozleri de Türkiyenin dis politikada kisa veya uzun donemli esaslara oturmayan, cikarlarini vede hedeflerini iyi tespit edemeyen her iste oldugu gibi gunluk vede duygusal anlayislari esas alan basit politikalar izledigini gostermektedir. Devletler arasi dostluklar (vede dusmanliklar) herzaman gecicidir vede karsilikli iliskilere dayanir. Tek tarafli bir dostluk olamaz olsa bile omru fazla suremez.

Umarim bu son olaylar bizleri daha iyi dusunmeye itebilsin, dogruyu vede dost-dusman kavramlarini birtakim duygusal alanlarda degil somut olaylarda yasanan gerceklerde bulabilmeyi ogretebilsin.


Sevgi ve saygilarimla

S. B. C.


Monday, 30 October, 2000 9:57 PM

Israel Bey,

Grassroots a gonderdiginiz yaziyi ilgiyle okudum. Biraz kalbinize su serpmek amaciyla bu notu yaziyorum. Türkiyede herkesin koru korune, sadece musluman olduklari icin Arap lari desteklemekte olduguna inanmak cok zor. Zaten o olcude de bir Arap hayranligi Türkiyede sadece belli bir kesimin (Tanriya sukur ki azinliktalar) kafasinda mevcut. Türkiyede ki arkadasinizin gonderdigi resimler ve soru ile ilgili uzuntunuzun derinligini gayet iyi anliyorum ve sahsen size katiliyorum. O arkadasinizin, olayin derinligine inemedigi icin olsa gerek, konunun enine boyuna etudunu yapmadan hisleri ile hareket ettigini saniyorum.

Gecen hafta, Türkiyede Sabah gazetesinin kose yazarlarindan birinin (Sedat Sertoglu) bir makalesini okudum. Cok guzel yazilmis. Hosunuza gider diye gonderiyorum. Ayrica, yazari kutlayan bir mesaj gondermistim onun bir kopyasini ve yazarin cevabinida ekliyorum.

Türk Dostlugunuzun devami dilegiyle. Saygilar

T. Z.

----- Original Message -----

From: <TZ>

To: <ssertoglu@sabah.com.tr>

Sent: Saturday, October 28, 2000 12:52 AM

Sayin Sedat Bey,

Son 23 yildir, Kanada da yasamakta olan bir Türk vatandasiyim. Cumhurbaskanimiz ve Disisleri Bakanligimizin adeta biribirleriyle yaris edercesine, ulkemizin dis dunyadaki imajini nasil rezil ettikleri ile ilgili kose yazinizi zevkle okudum. Sizi olaylari acikca gorebildiginiz ve objektif tutumunuzdan oturu gonulden kutlarim.

Son birkac aydir Ermeni Tasarisi ile ilgili hem kisisel hemde Kuzey Amerikada ki Türk kuruluslari araciligi ile e-mail, telefon ve fax yoluyla kendi olanaklarimizi kullanarak cok yogun bir ugrasi verdik. Sonucta hepimizin gayet iyi anlayabildigi sebeplerden oturu, kisa donemlik "gecici" bir basari elde edildi. Sizlerinde yazilarinizda belirttiginiz gibi, bu konuda bizi anlayip yardim elini uzatan ve gerektiginde ilgili Amerikali Senatorlerle sahsen temas kurup bu tasarinin gecmemesi icin ictenlikle ugras verenlerin basinda/arasinda Kuzey Amerika daki Yahudi Kuruluslari gelmektedir.

Filistinde ki asiri Arap provokasyonu sonucu ortaya cikan olaylarin ardindan Birlesmis Milletlerdeki oylamada Türkiye nin Israil i kinayan karara evet oyu vermesi, bunun hemen ardindan, degerli, fakat vizyonsuz, hukuktan cok iyi anlayan, fakat, malesef milletlerarasi politika alaninda cok az deneyimli ve, sarfedecegi sozlerin ne sonuclar dogurabilecegini tartmaktan herhalde aciz Cumhurbaskanimiz sayesinde, dune kadar bizi kuvvetle destekleyen Yahudi arkadaslarimizi ya kaybettik yada kaybetmek uzereyiz.

Tanri askina, bizim hic dogru durust, dengeli bir dis politikamiz olamayacak mi? Hep hislerimizlemi hareket edecegiz. Biz dost ve dusmanlarimizi ayirt edebilmekten bu derece acizmiyiz? Osmanli nin Yahudilere ve diger azinliklara olan toleransini herkese anlatirken, bugun neden Yahudileri geregince desteklemiyoruz.

Biz bu kadar mi kor olduk, bu kadar mi saflastik, aptallastik. Arafat in 10 - 15 yaslarindaki cocuklari one surup, olmelerini saglayarak kamu oyu yaratma cabalarini anlayip, gorebilen en azindan yarim akilli bir devlet adamimiz yokmu? Birlesmis Milletlerde "Cekimser" oy kullanmak bir tarafimizimi kuculturdu? Cumhurbaskanimiz, konusmasinda "Cocuklari" cepheye suren art niyetli dusunceyi de kinayarak dengeli bir dis politika imaji verseydi fenami olurdu? Bize dar gunumuzde yardim elini uzatan Israil li dostlarimizi once sirtlarindan vurup sonra nasil yuzlerine bakmamizi bekliyor degerli (!) devlet adamlarimiz.

Belki sizler anlayabiliyorsunuzdur diye soruyorum. Acaba benim / bizim yuzeyde goremedigimiz, aslinda cok derin (!) bir planimiz politikamiz filanmi var? Lutfen bizide aydinlatin eger boyle bir sey varsa. Aydinlatin ki, bundan boyle Türklugumuzden utanmadan basimiz yukarida yurumeye devam edebilelim.

Ulkemiz icin yaptiklarinizdan, yazdiklarinizdan, ve hic tukenmemesini diledigim objektif gazetecilik anlayisinizdan oturu tekrar tesekkurler.

T. Z.


Monday, 30 October, 2000 2:43 PM

Dostlarimdan birinden aldigim yanit son derece ilginc, lutfen bunu bundan sonraki iletilerinize
ekleyiniz.

"Hem karikarur hem uzanti-video gercekten de cok dusundurucu bir yanit oldu ilk iletimize; cocuklarin boyle konularda ortalara suruluyor olmasi da elbette kolay affolunacak bir suc degil..Her zaman her hikayenin birden cok boyutu oldugunu, "siyah-beyaz " larla  degil , gri tonlarla yasadigimizi bir kez daha hatirlamamiza vesile oldular musevi dostlariniz, ama maalesef her iki bakis acisi da icimi rahatlatmiyor, aksine her ikisi de icimi acitiyor.  Iyi bir haftasonu gecirmeniz dilegiyle,

selamlar saygilar,

S. C.


Monday, 30 October, 2000 1:07 AM

Degerli Israel Hanukoglu

Türk dostlariniza mesajinizi okudum. Israel - Türkiye ve en onemlisi Yahudi -Türk tarihe dayanan dostluklaini bir zarar gelmemesi icin dunyanin her trafinda yasayan turkler arasinda ozellikle turkiye icinde cok yogun emek sarfedilmekte olduguna inanbilirsiniz. Notunuzda soylediklerinin pek coguna katilmamak elde degil. Ancak suda unutulmamalidirki Türkiyede nufusun %99 u musluman, araplara sempatileri olmasa bile, islam dininin cok kutsal saydigi yerlerde nedeni ne olursa olsun Israelin silah kullanmasi pek hos karsilanmadigida bir gercek.

Ben sayilari milyonlari bulan diger turkler gibi her zaman Isralelin dostu kalacagiz, kutsal topraklara barisin gelmesi icin dua edecegiz. Sunuda belitmeden gecmek istemiyorum. Filistinlilere kendi yasayacaklari bir toprak verilmeden ve Kudus te dunya muslumanlarini rahatsiz etmeyecek bir cozum bulununcaya kadar bu aci olaylarin devam edecegi muhakkak gibi. Israel, Türkiyenin yardimi ile buna cozum bulabilecegine inaniyorum.

Dostane temennilerle

Dr K. I.


Saturday, 28 October, 2000 6:09 PM

Sevgli Kardesim Israel Hanukoglu,

PLO denen, kin dolu vahset orgutuyle yaptiginiz savasta yalniz degilsiniz sevgili kardeslerimiz. Türkiyedekiler uyumakta. Eger bu kis uykusundan uynirlarsa 2. Beyazid'in hafidleri olduklarini bir kez daha ogrenirler ve utanclarindan aglamaya baslarlar.

Ne Cumhuriyet Baskanimiz, ne de T.C. hukumet uyeleri o, masa ortusu yemenili, sican bakisli, elleri kanli, Arafatin kicini yalamaktan cekinmiyorlar ve BM de Israil aleyhinde oy veriyorlarsa, bilmelidirler ki bunlar oz Türkun isteklerine aykiri hareketlerdir. Gun gelecek aptalliklrini anlayacaklar bu gafiller. Tanriya dua edelim ki gec kalmis olmayiz.

Israilcigim,sizlere gonderdigim bu yazilarimi, ve beraberindeki makalemi her arzu ettiginiz gibi kullanin. Ibraniceye de cevirin ve istediginiz yerde yayimlayin Sizlere musaade ediyorum.

PLO karsisinda basarili olmamiz icin dua eder, fazla uzulmemenizi diler gozlerinizden oper, ve intibalarinizi beklerim


Saturday, 28 October, 2000 4:50 AM

Prof. Ozan, Gazze'deki vaazlar hakkinda "The Turkish Times" yayinlanan makalesini gonderdi. Makaleyi gormek icin asagidaki basligi tiklayin.

DESECRATORS OF HISTORY



Saturday, 28 October, 2000 10:38 AM

Sayin Hocam, Sevgili Hocam,

Turkish Foruma mektubunuz cok ilgimi cekdi. Infialinizi ve kizginliginizi anliyorum ve size hak veriyorum efendim.

Filistinde yasananlar hic kimseyi mutlu edecek seyler degil. Tabiiki butun dunya gibi, hatta daha cok biz Türkiyeli Türkler de endise ve buyuk uzuntu ile seyrediyoruz olanlari. Dileriz bir gun once kan durur, huzur ve baris ortami saglanir.

Hic kimse, hele biz Türkler, durumu daha da kotulestirecek, haksizlari destekleyecek, ucuz ve basit politik menfaatler pesinde kosacak durumda degiliz. Filistin orgutleri arasina sizmis eli kanli militanlar ne Filistinlileri, ne insanligi ne de Islami temsil edemezler. Tanri onlari cezalandiracaktir. Filistinliler ve Araplar Osmanliya ihanetlerinin bedelini henuz odemediler. Allah affetsin diyecegim ama kul hakk?ni affetmeyecegini bildiriyor Allah.

Israilli kardeslerimiz emin olsunlar ki Türkiye Türkleri her zaman oldugu gibi bugun de hakdan yana, baristan yana, sevgiden yana siz Yahudi kardeslerimizden ve akl? basinda Filistinli kardeslerimizin yaninda olacaktir.Musterih olunuz. Türkiyeye gonul koymayiniz, kirilmayiniz, kusmeyiniz. Bugun de bizleri gercek dost ve kardesleriniz olarak kabul ediniz.

Israil ve Filistinin, Yahudi ve Filistinli barissever kardeslerimizin iyiligine dua ediyoruz. Allah yardimciniz olsun.

V. A.
Ins. Y. Muh.


Saturday, 28 October, 2000 7:14 AM

Sayin Hanukoglu,

Su son Israil - Filistin gerginligiyle ilgili ve sitem dolu yazinizi Turkish Forum´da okudum. Sunu tum kalbimle s?yluyorum ki, inanin ben ve ailem her zaman Israil´in ve Israil halkinin hakli davasinin yaninda olmusuzdur. Sizin sitemlerinizi daha da derinlestirmek ve Turkiye de ki bazi cevrelerin hep agzinda geveledigi "Arap kardaslarimizin" neden hic bir Turkluk davasinin yaninda olmadigini, Kibris davasinda Rumlarin safinda yer aldigini ve Turkiye de irticayi hep yureklendiren ve y?neten oldugunu v.s.gibi. Su bilinmeli ki, dunya tarihinde hic bir millet araplarin turklere yaptigi ihanet ve kallesligi hic bir zaman yapmamistir. Ve su yine bilinmeli ki, Israil ne yaparsa yapsin Araplar yine bir versiyon uydurup ihanet ve kallesligini devam ettirecektir.

Israil`in b?yle hain bir millete vermis oldugu yasam savasini cok iyi anliyor ve Israil`in aslinda tek sansizliginin araplarla komsu olmasindan kaynaklandigina bagliyorum.

Saygilarimla

A. A.


Friday, 27 October, 2000 2:14 AM

Sayin Hocam

Hatirlayacaginiz gibi, ermeniler konusunda Israil' de yaptiginiz girisimlerle ilgili olarak size daha once bir mektup yazmistim. Ermeni ayaklanmasi sirasinda yakinlarindan bir cok kisiyi kaybeden bir Turk olarak minnet borclu oldugumu bildirmistim, bu duygu ve dusuncelerimi bu mektupta size tekrarlamak isterim. Turkce yazip dagittiniz dusunceleriniz bana bugun ulasti. Ben Turkiye de yasiyan bir cok kisinin size gonderilen yaziyi paylasmadigina eminim. Toplumlarda her turlu cikarci kisler var. Turkiye Ataturk ilkeleri dogrultusunda emin adimlarla ilerleme cabasindadir ve bunu kimse durduramiyacaktir. Turkiye kendini bulma yolundadir ve bunu mutlaka basaracaktir. Aydin kiseler olark, geri dusunceli insanlarin Turkiye'ye verdikler zararlari hergun aci bir bicimde goruyoruz. Size gonderilen yazinin icerigini kesinlikle paylasmadigimi ver tum aydin Turk halkinin benim gibi dusundugune olan inancimi burada dile getirmek istiyorum.

Fazla politikaya dokunmadan, su anda olumlu olmayan dusunce ve hareket ortaminin kisa zamanada yok olacagi dusuncesindeyim. Sorunlarin cozulmesinde bolgenin gecmisteki aci deneyimleri bize isik tutacak, gergin ortam yatisacak ve sorunlar mutlaka cozulecektir. Hepmizin bu dunyada yasama hakki var. En icten dileklerimle.

Prof. Dr. A. M.


Friday, 27 October, 2000 10:50 PM

Sn. Israel:

Gonderdiginiz mektubu okuyunca cok iyi anladim olanlari ve size. Elimde bir ingilizce kitap var, yazan bir ilgilizce yazar, kitabin ismi Lawrance of Arabia. Bu kitabi okursaniz, bir yerinde yazar aynen soyle diyor:

Birinci dunya savasinin sonunda Turk ordusu bitkin ve yarali bir sekilde trenlerle ortadogudan cekilirken arablarin saldirisina ugruyor, ve yaralilar dahil hemen hemen herkesi olduruyorlar. Yazar diyor ki boyle bir olay ancak bir cinayet olarak aciklanabilir diyor. Gorulmemis bir olay olarak soylemektedir. Tam kelimeleri hatirlamiyorum ama bu arablarin ne kadar saldirgan oldugunu gosterir. O donemde arablarin oldurdugu ve savasta olen turk sayisi 600 bini gecmistir.

Acikcasi Allah herkesin allahi, Allahin adini kullanarak yapilan katilliklerin hic bir aciklamasi yoktur. Benim dusuncem Turklerin olaya sadece muslumanlik acisindan bakmamalari gerekir, bimelidirlerki Turkleri arkadan vuranlarda musluman arablardi.

Dr. I. G.


Friday, 27 October, 2000 9:19 PM

Sayin profosor Israel,

Yazdinizi ibretle okudum. Yahudilerin asirlarca cekdikleri cefa sonunda bir vatana sahibi olmalarina butun kalbimle inaniyorum. Sizlerin asirlar sonra Filistine geri donmenizin munakasasini yapmak artik cok gec.Sizin en buyuk sansizliginiz ayni vatani Arap milletiyle paylasmak zorunda olusunuz. Biz onlardan uzaklastik cok rahat ettik ama siz nasil uzaklasacaksiniz bilemem.

Allah yardimciniz olsun.

Turkiye ve Turkluk icin beslediginiz iyi duygular ve bunlari da talebelerinizle paylastiginiz icin tesekkurler.

Allah size kolaylik versin.

Hoscakalin

U. B.


Friday, 27 October, 2000 8:25 PM

Dear Dr. Hanukoglu,

I strongly believe that the information you shared with us in your open letter brings us an unfamiliar and unseen perspective about the reemerging crisis in the middle east. As a Turkish citizen living in the US, I have had a chance to observe the news from both the US and Turkish perspectives. Both sides were relatively neutral in their comments (in media) about the issue although the US government showed strong support for one side. I have to confess that I was deeply disappointed to hear that Turkey voted for the unilateral UN report against Israel. Especially after all the efforts showed by Jewish friends on behalf of Turkey against the approval of US House Resolution recognizing an "Armenian Genocide", this was a major disappointment for me. Turkey at least could maintain its neutrality.

I need to stress the importance of one fact that as outsiders (to Israeli-Palestinian Dispute) neither Turkish people nor Americans know anything about what you are saying in your letter. These are very serious issues and it is imperative that public know what the reality is in this problem. I believe that Israel and its friends should publicly demonstrate what Arabs are really doing.

Sincerely,

D. E.


Friday, 27 October, 2000 6:38 PM

Sayin Profesor Israel Hanukoglu:

Türkiyeden aldiginiz elektonik mektup ve ilisigindeki resimler konusundaki yazinizi ilgi ile okudum. Daha evvel de yazilarinizi okudugum icin sizi az cok taniyor gibi hissediyorum.

Yazdiklariniz umumi olarak dogru.. fakat yaziniz maalesef bir cozum yolu gostermiyor. Bence bu yazinizda asagidaki konulara deginmis olsa idiniz yaziniz cok daha genis bir zumre tarafindan kabul edilirdi:

(1) Istensede istenmesede Israil vatandaslari (Musevi, Hristiyan ve Musluman) komsu Filistinlilerle (Hristiyan ve Musluman) beraber yasamak mecburiyetinde. Dolayisiyle ileri goruslu politik bir cozum bulunmalidir.

(2) Askeri cozum olamaz. Gecmis bize herhangi bir askeri cozumun kisa vadeli oldugunu gosterir.

(3) Israil ile Filistinliler anlasmaya yaklasirken buna engel cikaran ASIRI musluman ve Musevi zumreleri olmustur. Maalesef, her iki tarafin politikacilari halklarinin uzun vadeli menfaatinden ziyade kisa vadeli kazanc icin calistilar.

(4) Oldurulen ister Filistinli ister Israilli olsun, bu olen bir ana babanin cocugudur ve bu olumler buyuk gayret sarfederek onlenmelidir. Cunku, her olum den sonra gerginlik daha da artar.

Sonuc olarak sunu soyliyebilirim:

Maalesef ileri goruslu liderler cok az. Moishe Dayan buyuk bir vatanperver ve askerdi. Fakat onun en buyuk etkisi problemin bir Israil/Arap problemi olarak kalmasini saglamasidir. Eger 1967'de El Aksa uzerine dikilen Israil Bayragini indirtip cami ve etrafindaki arazinin musluman din adamlarinin idaresine birakmasa idi problem bir Israil/Arap davasi degil bir din davasi haline gelecekti.

Machivelli'nin "Prens" inde denildigi gibi dusmanini ya oldur ya da ayaga kalkmasini sagliyarak dost ol. Cunku sen onu yarali olarak yerde biraktiginda biriken kin ve nefret hem onu hem de seni bitirecektir. 21inci asira girerken cozum yolu bellidir. Filistinlileri ayaga kaldirarak onlarin ekonomik durumlarini duzeltmedikce problem devam edecektir. Disaridan bakarak soz etmek belki de kolaydir. Sizin hergun yasadiginiz problemleri burada yasayan bizler icin durumu kavramak zor oluyor. Fakat benim sahsi dusuncem sudur: Cozum'un en gerekli noktalarindan biri ekonomiktir. Ingilizcede bir deyim vardir ve bunu tekrarlamak istiyorum " It is the economics ..the fight is between the HAVEs and the HAVE NOTs"

Size yazmam sizi tenkit etmek icin degildir. Sadece elimden geldigi kadari ile musbet bir katkida bulunmak istedigimdendir.

Saygilarimla,

C. C.


Friday, 27 October, 2000 5:15 PM

Sayin Israel Hanukoglu,

Turkish Forum'a gondermis oldugunuz "Türk dostlarima Yeni Orta Dogu savasi hakkinda acik bir mektup" baslikli yazinizi umarim Türkiye deki arkadasiniz dahil Filistinlilere koru korune her zaman destek verenler ve devlet yetkilileride okur. Okurlarda ne buyuk yanilgi ve celiski icinde olduklarini biraz olsun anlarlar.

Yazdiklariniza ictenlikle katildigimi ve bunu elimden geldigince yaymaya calisacagimi bilmenizi istedim.

Saygilarimla,

I. S.